Carlos Ruiz Zafon daha önce tanımadığımız bir yazar. İspanyol. Rüzgarın Gölgesi de sanıyorum ilk romanı. Başta ülkesi İspanya olmak üzere bir çok ülkede çok satanlar listesine girmiş. Benim ilgimi çekmesi de İngiltere?de neredeyse tüm zamanların en çok satılan çeviri edebiyat kitabı olması. 700 bin civarında bir satışa ulaşmış, hala da satıyor. Frankfurt Kitap fuarı?nda bu bilgiyi alınca kitabın peşine düştüm ve Altın Kitaplar?dan yayınlandığını öğrendim. İlginçtir kitap bizde sessizlikle karşılanmış ve ikinci baskıda kalmış. Satın alıp okuma sebebine gelince arka kapak yazısındaki benim için cazip sayılabilecek bilgilerdi. Romanın kahramanı Daniel, 1945 yılında, on yaşındayken kitapların esrarengiz dünyası ile tanışır; Unutulmuş Kitaplar Mezarlığı. Kendisi de bir kitap meraklısı olan ve bir safha dükkanı işleten Daniel?in babası elinden tutup götürdüğü oğluna yaptığı şu açıklamayı yapar; ?Geleneğe göre Unutulmuş Kitaplar Mezarlığı?nı ilk kez ziyaret eden kişi bir kitap seçmek zorundadır ve herhangi bir kitabı evlat edinen, onun kaybolmasına asla izin vermez; onun her zaman yaşamasını sağlar.?Daniel, Unutulmuş Kitaplar Mezarlığı?nda Rüzgarın Gölgesi adlı uzun yıllardır unutulmuş bir roman bulur. Kitabı okuduktan sonra esrarengiz bir düelloda öldüğü söylenen yazar Julian Carax hakkında bilgi edinmek çocukta bir saplantı haline gelir. Fakat Carax?ın eserlerini bulmakta zorlanır. Çünkü kimliği bilinmeyen bir koleksiyoncu kitapları birer birer bulup, yakarak ortadan kaldırmaktadır. Daniel, yavaş yavaş 1920 ve 30?larda Paris?te, daha sonra da Barcelona?da başka eserleri de yayınlanan yazarın hayat hikayesini öğrenir. Bir hayalet gibi varlığını sürdürmeye çalışan Carax, bir varyete kulubünde piyanistlik yaparak hayatını kazanırken diğer yandan da roman yazma çabaları içinde başarısızlıktan başarısızlığa koşar durur. Ve bir gün Barcelona?ya döner ve izi kaybolur. Ölmüş müdür yoksa kaybolmuş mudur, belli değildir. Bu bilgileri edinince bir kitap meraklısı olarak romanı okumdan edemedim. Anlatım olarak biraz fantastik ve Latin Amerika tarzında. Konuyu anlattığım dostlarımın aklına ünlü Dumas Kulübü kitabını getiriyor.
Niçin çok okunduğunu anlamak ise olanaksız. Belki de tek nedeni büyülü bir atmosferde, akıcı bir anlatımla oluşturulmuş olmasıdır. (Rüzgarın Gölgesi, Carlo Ruiz Zafon, Altın Kitaplar)
Niçin çok okunduğunu anlamak ise olanaksız. Belki de tek nedeni büyülü bir atmosferde, akıcı bir anlatımla oluşturulmuş olmasıdır. (Rüzgarın Gölgesi, Carlo Ruiz Zafon, Altın Kitaplar)
Yorumlar