Sensiz Her Şey Renksiz

2007'nin son aylarında Türkiye'de yapılmış en kapsamlı sergi olan 'Abidin Dino: Bir Dünya' ile aynı günlerde Can Yayınları bir dizi Abidin Dino kitabı yayınladı. Sinan, Kısa Hayat Öyküm, Yedi Tepe Öyküleri ve Sensiz Her Şey Renksiz'di (Can yay. Kasım 2007) bu kitaplar. Böylelikle Dino'nun yazınsal etkinliği resim etkinliği ile eşzamanlı olarak okurlara sunulmuş oldu. Ama okura da önemli bir zorluk doğurdu, bir hamlede tüm kitapları okuyamayacağımız için üzülerek de olsa içlerinden birini seçmek durumunda kaldık. Keşke Can Yayınları bu diziyi yıl içine yaysaydı, o zaman hem hepsini okuyacak, hem de haklarında yazacak zamanımız olurdu. Ben bu kitaplardan, Sensiz Her Şey Renksiz'i okudum. Sensiz Her Şey Renksiz'de Güzin ve Abidin Dino'nun 1952-73 yılları arasındaki mektuplaşmaları yer alıyor. Kitabın girişinde Ferit Edgü'nün de belirttiği gibi Abidin Dino özel hayatından söz etmeyi sevmeyen biri. Sanatıyla anılmak istiyor. Oysa, çok renkli ve hareketli bir hayatı olduğunu hissediyoruz. Sırf sanat, edebiyat açısından değil, Türkiye'nin sol siyasi geçmişi açısından da önemli bir kişi Abidin Dino. Birçok önemli olayda rol almış ya da tanıklık etmiş. Kitapta "Birbirini seven, birbirine âşık iki insanın arasındaki özel mektuplar"ı okumakla kalmıyorsunuz, onlarla beraber aydın sorumluluğuyla yaşamanın ne olduğunu da görüyorsunuz. Kitabın sonundaki Üç Yaz başlıklı Dino'ların 40 yıl sonra Türkiye'ye dönüşünü, buradaki ilk izlenimlerini aktaran bölüm de dikkate değer.

Yorumlar