Duygusal Adam

Javier Marias, günümüzün önemli edebiyatçılarından. Yaşayan en önemli ve sözünü sakınmaz eleştirmen Marcel Reich- Ranicki; "Javier Marias dünyanın yaşayan gücü, büyük yazarlarından biri. Çağdaş yazarlardan onun kalitesine yaklaşan tek bir isim veremem. Eğer bir isim vermem gerekirse, bu Garcia Marquez olur..." demiş.

Marias’ın 2000 yılında peş peşe üç romanı Türkçede yayınlanmıştı. Beyaz Kalp (Gendaş), Ufkun Öte Yanı (Everest) ve Yarın Savaşta Beni Düşün (Sistem yay.). Geçen yıl, Marias’ın denemeci, araştırmacı yanını tanımamızı sağlayan Yazınsal Yaşamlar & Ünlü Yazarların Gizli Yaşamları (Can yay) yayınlanana kadar da bu önemli yazarın kitaplarının yeni bir çevirisini okuma olanağımız olmamıştı.

Marias her romanında farklı anlatım yolları deneyen, aramayı seven, bulduğuyla yetinmeyen bir yazar. Duygusal Adam’da (çev. Ayşe Ayhan, Haziran 2009, Sel yay.) Proust’vari, ince eleyip sık dokuyan, ayrıntılarda gezinerek esasa yönelen bir anlatımı tercih etmiş. Yer yer Thomas Bernhard’ın havası da var. Uzun cümlelerle, sayfalarca süren paragraflarla yazıyor. Ama anlatımı akıcı. Bir süre sonra anlatıma ve romanın öyküsünün ilginçliğine kapılıp uzun cümle ve paragrafların yarattığı zorlukları aşıyorsunuz.

Duygusal Adam’da kitabın arka kapağında da yazdığı gibi, “Yaşamını Avrupa’nın farklı kentlerinde konserler vererek geçiren, bir opera şarkıcısı, sık sık yaptığı tren yolculuklarından birinde gözlerini tam karşısındaki koltukta uyuyan kadından alamaz. Kadın, yanındaki iki adamla birlikte tuhaf bir üçlü oluşturur. Opera şarkıcısı kaldığı otelde bu adamlardan biri olan Dato’yla barda karşılaşınca üçlünün gizemini çözer.” İşi başından aşkın kocası ile kentten kente gezen kadına Dato eşlik etmekte, hem koca adına kadına göz kulak olmakta, hem de onun kolayca vakit geçirmesini sağlamaktadır. Bu ikiliye anlatıcı da dahil olur ve zamanla kadınla aralarında duygusal bir bağ oluşur. Kocanın durumu fark edip müdahale etmesi de gelişmeleri engelleyemez. Duygusal Adam, değişik bir aşk hikâyesi olmasının yanında iyi bir edebiyatçı olan Javier Marias’la geç kalmış bir tanışma vesilesi... Umarım Sel Yayınları Marias’ın eserlerini yayınlamaya devam eder ve bu Nobel adayı yazarı daha çok okuma şansına kavuşuruz.

16.07.2009, Cumhuriyet Kitap

Yorumlar