Yaz Tarifesi

Onur Caymaz, yazmaya şiirle başlasa da zamanla roman ve hikâyeye yoğunlaştı. Şiiri biraz geri plana bırakmış izlenimi verdi. Tabii ki bu düzyazı deneyiminden bir takım kazanımlar elde etti. Ama şiir açısından yitirdikleri de olmuştur kuşkusuz. Onur Caymaz'ın yeni şiir kitabı Yaz Tarifesi'ni (Ocak 2009, Metis) bu ön düşüncelerle okumaya başladım.

Onur Caymaz'ın heyecanlı, çok şey söylemek isteyen bir şiiri vardı. Gençliğin sabırsızlığı dizelerine yansıyordu. Yaz Tarifesi'ndeki şiirlerinde bu delidoluluk geride kalmış gibi. Şimdi duygularını gürül gürül akan dizelerle ifade etmiyor. Daha sakin ve çok daha hüzünlü. Ne de olsa otuz yaşını devirmiş. Gençlik hoş bir anı gibi geride kalmak üzere. Yaşam deneyimi artmış. Hayattan birçok şey öğrenmiş ve yaşamış. Biraz kendiyle hesaplaşmak, geçmiş günlerin bilançosunu çıkartmak, geleceğe öyle bakmak istiyor gibi. Tüm bunları kitapta yer alan şiirlere yansıyan ruh halinden çıkartıyorum. Yoksa, ne yapıp ettiğini bildiğimden değil.

Aslında ilk şiirlerinden beri geliştirdiği söylemini sürdürüyor. Lirik, imgeci… Temalarında da pek değişiklik yok. Şehirli bir gencin yaşadıkları, düşündükleri, izlenimleri... Hayatta varoluş çabası... Bir süredir düz yazıya yoğunlaşmanın etkisini ise olabildiğince önlemiş. Ama yer yer uzayan dizelerde bunu hissediyorsunuz. Yine, anlamın peşine düşüp sesi ihmal ettiğini hissetiğiniz dizeler, bölümler de var.

26.03.2009 Cumhuriyet Kitap

Yorumlar