Beklemek ve Ummak

“Gece… Zifiri karanlık… Simsiyah bir boşluk sonsuza dek uzanıyor... Bir denizin içinde gibiyim… Ay bugün çıkmayacak… Yukarıda milyonlarca yıldız ışıldamasa ürktüğümü söyleyebilirim… Çıt yok… Nedense gece kuşları bile sustular… Zaman zaman uzak dağlardaki ıhlamur ağaçlarının çiçek kokularını taşıyan rüzgârın efilediği duyuluyor… Sonra yine çıt yok… İğde çiçeklerinin rayihası da karışınca bayılacak gibi oluyor insan. Ya manolyalar… Arada bir yerde apansız yakalıyor kokuları… Sarsıcı… Ama çıt yok…”

“Kuvvetli heyecanlarla, sık duygularla örülü düzyazılara” mensur şiir, günümüzün deyimi ile "şiirsel düzyazı" deniyor. Dizelerle değil de, cümlelerle yazılıyorlar. Ama onlarda şiirsel bir hava, lirizm, buluyoruz. Tabii bu yazıların temel özelliği imgesellikleri. İmgelerle yazılıyorlar. İmgeler imgelere bağlanıyor ve sonuçta bütünü oluşturan temayı anlıyoruz ya da hissediyoruz. Faruk Şüyün’ün Beklemek ve Ummak’ını (Kasım 2009, Oğlak yay.) okurken şiir tadı aldım. Tabii düzyazı şiirle yetinmiyor, küçük hikayelerle, anı parçalarıyla deneme türünün sınırsızlığından, koşulsuzluğundan yararlanarak yazılarını oluşturuyor.

Faruk Şüyün, “1988 yılından beri Dünya Gazetesi Sanat sayfası Editörlüğü’nü sürdürüyor ve ‘Odak’ başlıklı köşe yazıları yazıyor.” Beklemek ve Ummak’da yıllardır biriken yazılarından bir seçme yapmış. Seçmeyi yaparken bir kurgu da oluşturmuş, belirli bir ana tema ve o temaya bağlanan temaları oluşturan yazılarını biraraya getirmiş. Yazılarını tekrar elden geçirmiş, kesmiş, biçmiş, yenilemiş. Ana tema Beklemek ve Ummak, yani hayatın esası. Bekleyerek ve umarak hayata tahammül ediyoruz. Beklerken de sevgiyi, acıyı, umudu yaşıyoruz. Nermin Sayın’ın kitap kapağında belirtttiği gibi, “Faruk Şüyün; Sevdayla, Acıyla, Umutla, Beklerken geçtiği durakları paylaşmayı deniyor kitabında. Saf yalnızlığa inat.” Buradaki yalnızlık vurgusu önemli Şüyün’ün tüm yazılarında hep yalnızlık hakim. Ne yaşarsa yalnızlığında yaşıyor. Yolculuklar, birliktelikler, gizli ve açık aşklar, anılar, çağrışımlar, günler ve mevsimler bu yalnızlığın yol haritasını oluşturuyor.

“Köşe yazısı” bilgisi, ilk adımda gazeteci yazar kitaplarını hatırlattığı için biraz itiyor, kitaptan uzaklaştırıyor ama daha ilk sayfadan farklı bir eserle karşı karşıya olduğunuzu hissediyorsunuz. Faruk Şüyün’ün Beklemek ve Ummak’ını bir deneme kitabı, öyle de okunmalı.

3 Aralık 2009

Yorumlar