Felsefe Eşliğinde Aşka Yolculuk

Son yıllarda felsefe ve edebiyatı harmanlayan, edebiyat aracılığıyla felsefe yapan ya da felsefi sorunları anlatan, tartışan birçok roman yayınlandı. Okurdan ilgi de gördü. Charlotte Greig imzalı Felsefe Eşliğinde Aşka Yolculuk da (Nisan 2009, çev. Aliye Yılmaz, Sel yay.) daha adından başlayarak bu tür bir roman okuyacağımız izlenimi veriyor.

Toplumsal ve cinsel özgürlüğün dolu dolu yaşandığı 70’li yıllarda bir ünivesite ortamı. Susannah, Sussex Üniversitesi'nde felsefe öğrencisi kendisinden on yaş büyük antikacı Jason’la yaşıyor. Sınıf arkadaşı Rob ile yaşadığı beklenmedik ilişki hayatının alt üst olmasına neden oluyor. İlişkisini sorguluyor. Sevgilisini, rahat ev ortamını terk edip zorluklara göğüs gererek kampuste yaşamayı düşünüyor. Bu sırada esas sürprizle karşılaşıyor. Hamile kalmıştır ve bebeğin kimden olduğunu bilememektedir. Çocuğu dünyaya getirip getirmemek de ayrı bir sorundur. Susannah, karar verme sürecinde arkadaşlarıyla dertlerini paylaşmak, sorunlarına çözüm bulmaya çalışmak yerine felsefeye, Nietzsche, Heidegger ve Kierkegaard’a sığınır, onların yazdıklarını rehber edinir, kararlarını onları okuyarak verir.

Felsefe Eşliğinde Aşka Yolculuk bir kadının hayatındaki önemli dönüm noktalarını biraz dobra sayabileceğimiz bir dille, açık yürekle ve akıcı bir anlatımla romanlaştırdığı için felsefi boyutu olmasa da ilgiyle okunabilecek bir roman. Özellikle ilk bölüm su gibi akıyor ama Susannah’ın hayatı kararlar almayı gerektirdikçe felsefi yoğunluk artıyor. Ama Kierkegaard’lı rüya bölümü ve hocasıyla yaptığı uzun sohbet hariç felsefi doz yerinde ve rahatsız etmiyor edebiyatı felsefe lehine ezmiyor.

3 Eylül 2009

Yorumlar