Gizli Ajan



Joseph Conrad’ın Dünya edebiyatının klasiklerinden olan eserlerinin büyük bir çoğunluğu kendi mesleği de olan denizcilerin hayatından kaynaklanır. Denizlerde geçer. Conrad’ın belki de tek farklı eseri Gizli Ajan’dır. Gizli Ajan masum insanların ölümüyle sonuçlanan anlamsız ya da anlaşılmaz görünen bir terör eyleminin hikaye edildiği belki de ilk roman. ABD’de yaşanan 11 Eylül olaylarından sonra tekrar gündeme gelmiş. Okunmuş, tartışılmış bir klasik.

2006’da İmge Kitabevi Süha Sertabiboğlu çevirisiyle Gizli Ajan’ı yayınlamıştı. Şimdi de İletişim Yayınları’ndan Hasan Fehmi Nemli çevirisi ile yayınlanmış.

Conrad, 1907’de basılan Gizli Ajan’ı 15 Şubat 1884’de İngiltere’de Greenwich Park’taki Kraliyet Gözlemevi’ni bombalamak için Fransız anarşist Martial Bourdin’in giriştiği eylemden yola çıkılarak yazmış. “Mantıklı ve mantıksız hiçbir düşünce tarzı bu kadar ahmakça ve çılgınca türden bir kanlı eylemin nedenlerini anlamazdı. Çünkü sapıtmış bir manasızlığın bile kendince mantığı vardır. Ama bu saldırıyı hiçbir akıl yürütmeyle kavramanın imkanı yoktu; neticede anarşist ya da başka türlü hiçbir fikirle uzaktan yakından ilgisi olmayan bir nedenle paramparça olmuş birisinden başka hiçbir şey kalmadı geriye. Gözlemevi’nin dış duvarına gelince, duvarda en ufak bir çatlak bile oluşmamıştı” diyor Conrad 1920’de yayınlanan romanla ilgili notunda. Ve bir dostunun “o adam yarım akıllının biriydi. Bu olaydan sonra kız kardeşi intihar etti” cümlesi ile birlikte bu konuyu yazmaya karar veriyor. Dinamitli suikastlerin yapıldığı 1880’lerde Londra’da görev yapmış bir Emniyet Müdür Yardımcısı’nın özet halindeki, oldukça ketum anılarından da faydalanarak romanı kuruyor. İletişim’in baskısının arka kapağında yazıldığı gibi, Londra’da karısı, kayınvalidesi ve karısının zekâ özürlü erkek kardeşiyle birlikte yaşayan Bay Verloc, ıvır zıvır şeyler satan bir dükkân işletmektedir. Anarşist bir grup arkadaşı olan Verloc, Greenwich’teki bombalama olayının sorgulandığı günlerde büyükelçilik sekreteri Bay Vladimir tarafından çağrılır. Birçok büyükelçiliğe ve polise anarşist çevrelerden bilgi sızdırdığı anlaşılan Verloc’a ortalığı karıştıracak bir eylem yapması emri verilir.

Bir taraftan iyi bir aile babası gibi görünen, diğer yanıyla dönemin devrimci – sosyalist çevrelerinin tipik bir örneği olan ajan-provakatör Verloc sırf karısının kendisine çok bağlı kardeşine yaptırdığı anlamsız eylemle değil kişiliği, ruh hali ve ilişkileri ile de ilgiye değer. Tabii, kardeşine aşırı derecede düşkün, hayatını onun koruyup kollamak üzerine kurmuş karısı Winnie’nin sonu intihara varan acısı da okuru oldukça etkiliyor. Gizli Ajan, bir yanıyla da döneminin siyasi tarihine, uluslararası ilişkilerin nasıl geliştiğine de çok farklı bir açıdan ayna tutuyor.
24.02.2011

Yorumlar