İnsan Lekesi


Philiph Roth İnsan Lekesi’nde (2011, çev. Suzan Aral Akçora, Ayrıntı yay.) 1998’de tüm Dünya Başkan Clinton'ın seks skandalını tartışırken küçük bir Amerikan kasabasında siyah öğrencilerine hakaret etmekle suçlanan Profesör Coleman'ın hayatındaki sırları anlatıyor.
Roth’un daha önceki romanlarından tanıdığımız kahramanı Nathan Zuckerman küçük bir kasabada bir dağ evinde yaşarken bir gün kapısı çalınıyor ve Profesör Coleman geliyor. Coleman, Zuckerman’dan yaşadıklarını yazmasını istemektedir. Bu talep üzerine Zuckerman’la Coleman dost oluyor ve Zuckerman “yazamam” dese de profesörün hayat öyküsü ile ilgilenmeye, suçlamanın nedenini anlamaya çalışıyor.
Coleman, bir derste sınıftaki öğrencilere, o güne dek hiç dersine gelmemiş iki öğrenciyi “Bu insanları tanıyor musunuz? Böyle birileri var mı yoksa bunlar hortlak mı?” diye soruyor. “Hortlak” sözcüğünü “heyula, hayalet” anlamında kullansa da unutulmuş ikinci anlamı siyahlar için kullanılan aşağılayıcı bir sıfattır. Coleman, sözcüğü ilk anlamıyla kullandım dese de kimseyi ikna edemiyor ve ırkçılık suçlaması ile karşılaşıyor.
Coleman’ın parlak bir kariyeri vardır. Klasik diller (Latince, Yunanca) eğitimi almış, bir klasik eserler bölümünde ders vermesine izin verilen ilk Yahudilerden olmuş, daha sonra da üniversitesinde fakülte dekanı görevi yapan ilk ve tek Yahudi olmuştur. Dekanlık görevini 16 yıl sürdürmüş, birçok devrimci uygulama yapmıştır. Bunlardan biri de üniversiteye ilk kez siyah öğretim üyelerinin kabul edilmesini sağlamasıdır. Tek bir sözcük yüzünden ırkçılıkla suçlaması onu dehşete düşürmüş, çıldırtmış, üniversite ile büyük bir mücadeleye girmiştir. Bu mücadele sırasında çok sevdiği karısı kalp krizinden ölünce de karısının bu olaylar nedeniyle öldüğüne inanmış ve üniversiteden istifa etmiştir.
Zuckerman’la tanıştıklarında 71 yaşında olan Coleman üniversite çevreleri ile tamamen ilişkisini kesmiş, evine kapanmış, bir yandan yaşadıklarını yazmaya çalışırak kendini temize çıkartmaya çalışırken bir yandan da Faunia Farley adında üniversitede çalışan 34 yaşındaki bir temizlikçi kadınla ilişki yaşamaktadır. Zuckerman, Coleman’ın hayat hikayesini gerek ondan dinledikleri, gerek incelemeleri ve duydukları ile yavaş yavaş ortaya çıkartır. En önemli sır, Coleman’ın beyaz tenli olmasına rağmen aslında bir siyah ailenin çocuğu olmasıdır. Siyahlara uygulanan ayrımcılık nedeniyle hayatta hiçbir şey olamayacağını anlayınca öğrencilik yıllarında kendini “Yahudi” olarak tanıtmaya başlamış ve ailesi ile ilişkisini de tamamen kesmiştir. Bu sayede orduya beyaz olarak katılmış, üniversitede burslu okumuş ve akademik kariyer yapmıştır.
Philip Roth, küçük parçalar halinde, kronolojik olmayan yapıda Coleman’ın çocukluktan itibaren yaşadıklarını anlatırken aslında ABD’de nasıl güçlü bir ırkçılık olduğunu örnekliyor. Coleman’ın yarı yaşındaki Faunia ile ilişkisi üzerinden de toplumun ahlak bekçiliğini sorguluyor. Faunia’yla birlikte olduğu için Coleman’ın dört çocuğu onunla ilişkisini kesmiştir, bulundukları kasabada da kınanır ve nihayet kendinden hem yaşça, hem sosyal ve kültürel olarak daha aşağıda bir kadınla ilişki kurduğu için kadınları aşağıladığı gerekçesiyle suçlanır.
Philip Roth, Faunia’nın ve peşini bırakmayan Vietnam gazisi eski kocası Farley’in hikayeleri üzerinden ABD toplumu hakkında başka sorgulamalara da giriyor. Faunia’nın çocukluktan beri yaşadığı tacizler, psikopat olduğu ilk bakışta anlaşılan Farley ile evliliği, trajik bir olayda çocuklarını kaybetmesi işin bir boyutu. Diğer boyutta da aradan otuz yıl geçse de Vietnam gazisi eski askerlerin yaşadıkları travmalar, ruhsal sorunlar ve toplum tarafından nasıl dışlandıkları, görülmedikleri var.
İnsan Lekesi ilk bakışta çok boyutlu olmak uğruna anlatım bütünlüğünü koruyamamış, biraz dağınık bir roman gibi görünse de aslında anlatmak istediği topluma uygun bir yapıda. Philip Roth’un roman boyunca oluşturduğu tablonun tamamına baktığınızda iki yüzlü, değerler sistemi çökmüş bir toplum görüyorsunuz.
19.01.2012

Yorumlar