Fahriye Abla’dan Çanakkale’li Melahat’a



Deniz Durukan’ın derlediği, “Modern Türk Şiirinde Kadın İmgesi” alt başlığını taşıyan Fahriye Abla’dan Çanakkale’li Melahat’a da (Ocak 2012, Everest yay.) yirmi bir kadın şair Çağdaş Türk Şiirinden yirmi bir usta şairin şiirlerinde kadının yerinin, konumunu, imgesini araştırmışlar.
Deniz Durukan,”Bağımlı Kadından Sivil Kadına Doğru” başlıklı önsözde “Türk toplumunda kadının yeri ve konumu, gerek siyasi koşulların, dini unsurların, gerekse sosyal ve kültürel faktörlerin etkisiyle yüzyıllar boyunca değişime uğramıştır. Kuşkusuz bu değişim edebiyata da yansır. Türk toplumunun geçirdiği sosyo-kültürel değişimi anlamak için Türk edebiyatının çeşitli evrelerine bakmak gerekir” diye ana fikri anlatıyor. Çıkış noktaları Lavinia, Fahriye Abla, Çanakkaleli Melahat gibi çağdaş şiirin unutulmaz kadın kahramanları ve Attila İlhan, İlhan Berk, Cemal Süreya gibi şiirlerinde birçok kadın karaktere ve imgesine yer veren şairler olmuş. Ahmet Haşim, Tanpınar veya Asaf Halet Çelebi gibi “kadını şiirlerinde ve bilinçaltında geriye atan” ustaları da değerlendirmişler.
“İki yıl önce İstanbul Kitap Fuarı’nda “Fahriye Abla’dan Çanakkaleli Melahata’a” başlıklı bir panel yapmıştık. O sıralar bu fikir kafamda yeni belirmişti ve bu bağlamda bir yazı hazırlamayı düşünüyordum. Yasakmeyve şiir dergisi bünyesinde bu paneli düzenledik ve bu panel esnasında kitap fikri doğdu. Fakat panelde sunduğumuz yazılar ve katılımcılar bu işin sadece nüvesini oluşturdu. O panele katılanlardan sadece Gülce Başer ve ben varım kitapta. İkimizin de panelde sunduğumuz yazılar, kitabın hazırlık aşamasında çok değişti” diye anlatıyor Durukan kitap fikrinin doğuşunu.
Nilay Özer, Arife Kalender, Çiğdem Sezer, Neşe Yaşın, Betül Tarıman, Hayriye Ünal gibi kitaplarından tanıdığımız şairlerden şiirlerini dergilerden bildiğimiz çok genç şairlere uzanan bir yazar kadrosu var kitabın. İncelemek üzere seçilen şairlerin en yaşlısı Ahmet Haşim en genci Hilmi Yavuz yani çalışma çağdaş şiirin ustaları ile sınırlı. Haşim var Yahya Kemal yok, Nazım Hikmet var Necip Fazıl yok, Oktay Rifat var Melih Cevdet Anday yok. Kronolojik olarak bakarsak birçok eksik görüyoruz.
Kitaba yazacak kadın şairlerin seçimini ve hangi şairler hakkında yazılacağını şöyle izah ediyor Durukan; “Kitapta, konsept gereği sadece kadın şairlerin yazıları olduğundan, zaten kadın şairlerin sayısının kısıtlı olması ve bunların arasında sadece şiir yazıp düzyazı yazmayanlar ya da bu tür kapsamlı inceleme yazısını yazamayacakların da olması nedeniyle çok sınırlı sayıda kadın şairle çalışmak zorunda kaldım. Bu yüzden de, kitapta bulunmasının kesinlikle gerekli olduğunu düşündüğüm birkaç şair hakkında yazı hazırlatamadım. Eğer kitap ilgi çeker de yeni baskısı yapılırsa, koşulları zorlayıp bu eksikliği de gidermeye çalışacağım.”
Kitapta yer alan yazılarda ise akademik ciddiyetle yazılmış, ele aldığı şairin şiirlerini enine boyuna inceleyenler de, tewk şiirden yola çıkanlar da, deneme-eleştiri tadında yazanlar da var. Bu durum şairlerden ne tür bir talepte bulunulduğunu merak etmemize yol açıyor. “Onlardan istediğim şuydu: İnceleyecekleri şairin, kadına bakışı ve onu yorumlayış biçimi kadar, şiirde geçen kadınların kimlikleri, sınıfı, duruşu da önemliydi. Mesela; o kadınlar kentli mi, taşrada mı yaşıyor, hangi sosyal konumda, mesleği var mı, eğitimli, evli mi, bekar mı, hafif meşrep mi, anne mi, sevgili mi? Edilgen mi, etken mi? Tüm yönleriyle o kadınların kimliklerini, ruh durumlarını ve aynı zamanda şairin onlara bakışını ve nasıl yorumladığını da bir arada değerlendiren bir yazı istedim” diyor Deniz Durukan. Yazıların hepsi bu kitap için özel olarak yazılmış. Daha önce başka yerde yayımlanmamış. Bir tek Arife Kalender, daha önce Metin Eloğlu üzerine geniş bir inceleme yazısı yayınlamış. Kitap için, Eloğlu’nun “Ayşemayşem” şiirini eksen alarak, kendi yazısını yeniden ele almış.
Fahriye Abla’dan Çanakkale’li Melahat’a hem “Modern Türk Şiirinde Kadın İmgesi”ni incelemesi açısından hem de günümüz kadın şairlerinin çağdaş Türk şiirine bakışlarını yansıtması açısından önemli bir ilk çalışma. İki açıdan da önemli tartışmalara yol açacağını umuyorum.
26.01.2012

Yorumlar