Jonathan Franzen aile içi ilişkileri üzerine yazdığı
romanlarla tanınmış bir yazar. 2001’de ABD’de yayımlandığında büyük ilgi gören,
birçok ödül kazanan ve Franzen’in Dünya çapında tanınmasını sağlayan Düzeltmeler’de de (2. Baskı, Haziran
2012, çev. Füsun Doruker, Sel yay.) gerçekçi bir bakış açısıyla bir aile öyküsü
anlatılıyor.
Anne, baba ve iki erkek, bir kız çocuktan oluşan orta
sınıftan bir aile. Çocuklar büyümüş, iş güç sahibi olup ülkenin çeşitli
kentlerinde kendi hayatlarını kurmuştur. Baba Alfred Lambert başarılı bir
mühendis olarak bir demiryolları şirketinde önemli görevlerde bulunduktan sonra
emekli olmuştur. Elli yıla varan bir evlilik ve emekten sonra anne Enid Lambert’in
tek arzusu ele güne ideal bir aile olduklarını, mükemmel çocuklar
yetiştirdiğini göstermektir. Büyük oğul Garry Lambert, bir bankada üst düzey
yöneticidir. Karısı güzelliği ve zenginliği ile göz kamaştırmaktadır. Üç çocukları
vardır. İkinci çocuk Chip üniversitedeki görevinden ayrılmış New York’a
yerleşmiş önemli bir gazetede serbest gazetecilik yaparak geçinmektedir. Kardeşlerin
en küçüğü Denise üniversite eğitimini yarım bırakıp restoranlarda çalışmaya
başlamış ünlü bir aşçı olmuştur.
Jonathan Franzen, her bölümde tek tek aile bireylerini ele
alarak Enid Lambert’in arkadaşlarınıa sunduğu bu ideal aile görüntüsünün
ardında nasıl bir gerçek olduğunu ayrıntılı olarak anlatıyor. Trajedi baba Alfred Lambert’den başlıyor.
Alfred Lambert, emekli olduktan sonra günlerini evlerinin bodrum katına
yerleştirdiği büyük bir koltukta geçirmeye başlamıştır. Hemen hiçbir şey
yapmadan uyuklayarak günü tamamlamaktadır. Enid çocuklara ve çevreye pek
yansıtmak istemese de Alfred parkinson hastalığına yakalanmıştır ve hızla
bunamaktadır. Tam anlamıyla bakıma muhtaçtır. İlaçlarını düzenli alması,
geceleri altının bağlanması gerekmektedir. Enid kendi kalça çıkığına, kocasının
hastalığına aldırmadan lüks bir gemi yolculuğuna çıkar. Alfred’in gemiden
düşmesi ile noktalanan seyahatte yaşadıkları hem Alfred’in hastalığının
boyutlarını hem de karı kocanın ilişkilerinin mahremini öğrenmemiz sağlar.
Alfred disiplinli, değerlerine bağlı sert bir koca ve babadır. Enid ona ne
kadar sevgi ile yaklaşssa da karısı ile doğru bir bağ kuramamış, sağlıklı bir
cinsellik yaşayamamış, sonuçta muhtaç olduğu kadına yabancı biri haline
gelmiştir. Enid bu sevgi açığını çocuklarının “başarı”larını abartarak ve
onalrın üzerine gereğinden fazla düşerek kapatmaya çalışmaktadır. Oysa çocuklar
son bir Noel yemeğinde biraraya gelemeyecek kadar kendi sorunlarına
gömülmüştür.
Garry Lambert, görünüşte işinde başarılıdır ama sürekli
stres altında, başarısız olup işsiz kalma endişesi içinde alkolik olmuştur.
Evde kontrol tamamen karısındadır ve çocuklarıyla ilişkisi gitgide
zayıflamaktadır bu da onu depresyonun eşiğine getirmiştir. Chip üniversiteden
bir öğrencisi ile ilişki kurduğu için atılmıştır. Annesinin sandığı gibi önemli
bir gazetede değil sıradan bir yayında yazmakta ve bir yayınevinde düzeltmenlik
yaparak geçinmeye çalışmaktadır. Kızkardeşinden aldığı borçlarla yaşamaktadır
ve tüm aşk ilişkileri sorunludur. Kendisini terk eden son sevgilisi evli bir
kadındır ve iyi para kazanacağı umudu ile kadının politikacı-iş adamı kocası
ile Litvanya’ya gider. Denise de aşk ilişkileri açısından sorunludur. İlk
çalıştığı restoranın yaşlı şefi ile çok erken bir evlilik yapmış, onu bir kadın
için terk etmiştir. Sevgi eksiğini işindeki hırsı ile kapamış ve ünlü bir aşçı
olmuştur. Ama şimdi de hem patronu hem de patronunu karısı ile aşk ilişkisi
vardır ve bu nedenle işini kaybedecek, depresyona girecektir.
Enid, aslında her şeyin farkındadır ama bunları kendine bile
itiraf etmekten korkmaktadır. Şimdi tek arzusu kocası ölmeden aileyi son bir
kez Noel’de biraraya getirmektir.
Jonathan Franzen, Lambertler’in yaşadıklarını neredeyse
yirminci yüzyılın ikinci yarısına yayıyor ama 90’lı yılların sonuna George W.
Bush döneminde sürekli tüketim, borsa karları ve kredilerle gelişen ABD
ekonomisinde yaşanan “düzeltme” döneminde anlatıyor. Geleneksel aile yapısı
çoktan kırılmış, aile yapısının tüm ahlaki değerleri “eski moda” olmuştur.
Ekonomik düzeltme tüm değerleri onarılmaz şekilde tahrip edecektir.
Düzeltmeler, oldukça gerçekçi bir roman. Bol diyalogla
gelişiyor. Kitabı kalınlaştırmak için yazıldığını düşündüren bölümleri de var. Franzen
kahramanlarını en küçük ayrıntılara kadar anlatıyor, zaman zaman ana öyküden
kopmaktan çekinmiyor ama sürükleyici anlatımı ile okuru romana bağlamayı başarıyor
ve hızlı bir sonla romanı bitiriyor.
19.07.2012
Yorumlar