Feryal Tilmaç ilk
kitabını 2007’de yayımlamış. 2008’de yayımlanan Aradım Yaz Dediniz’le Sait Faik Ödülü’nü kazanmış bir öykücü. Esneyen Adam (Ocak 2013, Yapı Kredi
yay.) Feryal Tilmaç’ın üçüncü kitabı. Kitabın arka kapağındaki yazı oldukça
ilgi çekici; “Bu öyküler sanatın ve düşüncenin etrafını karbonmonoksit bulutu
gibi saran popüler kültüre, aslolanın değersizleştirilmesine, görünme derdine,
temelsizliğe, kültürsüzleşmeye, aşkın, inancın, etiğin, vicdanın kalıplara
dökülmesine, aynılaştırma çabalarına, içi boş klişelerin tümüne ve dayatmalara
ve hoyratlıklara ve özensizliklere kendi halinde bir karşı çıkıştır.” Tilmaç’ı
hiç tanımayan bir okura bu cümle neler vaat ediyor bilmiyorum. Arka kapak
yazıları kitabı en doğru şekilde tanıtıp satın alınmasını sağlamak için
yazıldığına göre kafa karışıklığı kitabı satın alma eylemine dönüşür mü,
şüpheliyim.
Altı öykü ve tek perdelik bir oyundan oluşan 107 sayfalık
bir kitap Esneyen Adam ve aynı adlı
öyküyle başlıyor. Küçük bir kasaba meydanına yerleştirilen Esneyen Adam
heykelinin kasabanın kaderini nasıl etkilediğini anlatıyor. Emekli bir kadın
öğretmenin ve kasabanın delisi Deli Ayşe’nin heykelle kurduğu duygusal bağ ön planda
ama esas etki kasabaya oluyor. Heykel kasabalıları miskinleştirip uyutmaya
başlıyor. Kadınların müdahalesi ile de öykü eleştirel başka bir boyut
kazanıyor. Mizahi, fantastik unsurlar barındıran ama özünde toplumsal eleştiri
olan bir öykü.
İkinci öykü El’de
yıllardır görmediği çocukluk arkadaşını görmeye giden bir kadının başına gelen
korkutucu olayları okuyoruz. Bilindik korku unsurları ile gelişiyor öykü. Gotik
öyküleri sevenler için hiçbir sürprizi de yok.
Üçüncü öykü Ciğerdendir’de
Diyarbakırlı bir ciğercinin hiç konuşmayan karısının öyküsünü öğreniyoruz.
Ciğer tezgahının başında diyaloglarla gelişiyor öykü. Hiç istemese de köyünü
terk etmek zorunda kalışının, karısının başına gelen cinsel taciz olayının,
öldü sanılarak gömülürken son cümlesini söyleyip susuşunun öyküsü. 35 sayfalık Çığlık ise bir röportaj şeklinde soru ve
cevaplarla gelişiyor.
Esneyen Adam’daki
öyküler ikişer üçer sınıflanabilse de belli bir bütünlük oluşturmuyor. Zamanı
geldi, yayınlayayım der gibi bir havası var. Yazarın üslubu genellikle doğrusal
gelişse de belli bir birlik yok anlatımda. Toplumsal eleştiri içeren öyküler de
var, korku da var, fantastik unsurlar da. Klişelerden, bildik konulardan
kaçınmamış.
Bir oturuşta okumak gibi bir alışkanlığınız yoksa her öykü
tek başına değerlendirilirse yaklaşımınız değişebilir. Ama bütün olarak
okunduklarında hem işlenen konular hem de anlatım biçimleri açısından tek bir Feryal
Tilmaç öykücülüğü göremiyorsunuz.
14.03.2013
Yorumlar