Apollinaire’i cezalandırmak



Yargıtay 14. Ceza Dairesi, müstehcen nitelikte olduğu gerekçesiyle Guillaume Apollinaire’nin Genç Bir Don Juan’ın Maceraları isimli kitabı için verilen beraat kararını bozdu ve yayıncısı ile çevirmeninin 6-10 hapis cezası ile cezalandırılması gerektiğini belirterek tekrar yargılanmasına karar verdi.
Sel Yayınları yetkilisi İrfan Sancı ve çevirmen İsmail Yerguz’un müstehcen yayın yapmak suçlaması ve hapis cezası talebiyle yargılanmasına yarın devam edilecek.
Yargıtay Apollinaire’nin eserinin müstehcen ve pornografik olduğunu ve bu nedenle ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilemeyeceğini belirtiyor. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) bir kararına atıfta bulunarak bu kararı vermişler. Kararda “bu yayınların, demokratik bir toplumda, genel ahlakın ve sağlığın korunmasına, suçların ve düzensizliğin önlenmesine ilişkin meşru bir amaca yönelik yaptırımlarla kısıtlanabileceğinin öngörüldüğünü” vurgulanıyor. Dikkati çeken nokta ise üniversite öğretim üyelerinden oluşan bilirkişi kurulunun raporunun ağır bir biçimde eleştirilerek kararda “kitabın sanatsal ve edebi değeri olduğu gerekçesiyle beraatlara karar verilmesi kanuna aykırıdır” denmesi. 
Bu kararı verenlerin Guillaume Apollinaire’in kim olduğu hakkında bir bilgileri var mı, merak etmemek elde değil. 1880’de doğmuş, 1918’de ölmüş, yani yüz yıl önce yaşamış ve eserleri Dünya klasiklerinden sayılan bir şair olduğunu bilmiyorlar mı? Kübizm, dadaizm, fütürizm gibi öncü akımların temsilcisi, sürrealizm ve orfizm’in isim babası olduğunu da bilmiyorlar mı? Davaya konu olan kitabın 1911’de yayımlandığından, birçok dille çevrildiğinden, erotik edebiyatın en önemli eserlerinden sayıldığından haberleri yok mu? Bilirkişi raporundaki Apollinaire’in edebi değeri ile ilgili yazılanlara ya inanmamışlar ya da yanlış bulmuşlar.
Yargıtay 14. Ceza Dairesi, Apollinaire’nin Genç Bir Don Juan’ın Maceraları’nın “edebiyat eseri olmadığı”na karar vermiş. Çünkü Türk Ceza Yasası’nın müstehcenlikle ilgili 226. maddesi bilim ve sanat eserlerini kapsamıyor. Yargılama Yargıtay’ın talebi doğrultusunda sonuçlanırsa Apollinaire’i yargılayıp yayıncısını ve çevirmenini cezalandırmış tek ülke olarak dünya tarihine geçeceğiz.
Yargıtay Apollinaire’in cezalandırması gerektiği kararını verirken AİHM’nin bir ders kitabıyla ilgili 1976 tarihli kararına atıfta bulunmuş. Bizzat Apollinaire’le ve Türkiye ile ilgili ve mevcut davaya çok benzeyen daha yeni bir kararı dikkate almamış. AİHM’nin 2010’da verdiği kararda Apollinaire'in erotik öğeler içeren "On Bir Bin Kırbaç" adlı romanına Türk mahkemeleri tarafından getirilen yasağı ve yayıncısının cezalandırılmasını Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne aykırı bulmuştu. AİHM kararında dava konusu romanı Avrupa edebiyat mirasının bir eseri olarak niteliyor ve Yargıtay’ın verdiği kararla Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin ifade özgürlüğüyle ilgili 10'uncu maddesinin ihlal edildiğine hükmediyordu.
Yargıtay’ın Apollinaire’in kitabının yasaklanıp cezalandırılmasını istemesinin nasıl vahim sonuçlara neden olacağını da düşünmeliyiz.
Yargıtay Apollinaire’in kitabı “edebiyat eseri değil müstehcendir, cezalandırılması gerek” diyerek bir emsal karar oluşturmak istiyor. Böylece edebiyat eserlerinin müstehcen ya da genel ahlaka aykırı diye suçlanacağı, kitapların toplatıldığı, yazarı, çevirmeni ve yayıncıları hapis cezasına çarptırıldığı günlere dönülmek isteniyor.

Yorumlar