AKP, CHP ve HDP
seçim bildirgelerini açıkladı. MHP’nin
de mayıs başında seçim bildirgesini açıklaması bekleniyor. AKP ve CHP’nin seçim bildirgeleri oldukça kalın, HDP’ninki
ise kısa ve öz. Bu bildirgelerde sanat ayrılan yer ise yaşamımızda sanata
ayırdığımız yer kadar, yani çok az. O bölümlere geçmeden önce partilerin temel
hak ve özgürlükler hakkında ne dediklerine bakmak gerekiyor. Çünkü sanat
alanının en temel sorunu düşünce ve ifade özgürlüğü.
AK
Parti “Seçim Beyannamesi”nde “Düşünceyi ifade etmenin önündeki engelleri
kaldırdık ve basın özgürlüğünü genişlettik” deniyor. Oysa yayınlama
özgürlüğünün önündeki engellerin çoğaldığı, sansürün arttığı biliniyor.
Beyannamedeki ifadelerden devletin güvenliğinin ağır bastığı, güvenlik endişesi
ile hak ve özgürlüklerde daha da fazla geri adımlar atılabileceği anlaşılıyor. CHP ve HDP ise temel hak ve özgürlüklerin önündeki
engellere ve baskıcı yasalara dikkati çekip daha fazla özgürlük için yasaları
değiştireceklerini söylüyorlar.
AK
Parti beyannamesini “kültür ve sanat değerlerimizi muhafaza eden” bir bakışla
oluşturmuş. Geleneksel sanatları tanıtmak, Osmanlıca öğretmek gibi hedefler
var. İlk vaat “kültür ve sanat alanının, idari örgütlenmesini yeninden ele almak”
bu da TÜSAK yasa taslağının tüm tepkilere rağmen yasalaşacağını gösteriyor. “Fikri
mülkiyet haklarının kurumsallaşmasına yönelik çalışmalarımızı sürdüreceğiz”
deniyor. Bundan da iki yıldır bekletilen Fikir ve Sanat Eserleri Yasa
tasarısının nihayet meclise geleceğini mi anlamalıyız herhalde. Hazır bekleyen
sinema yasasının çıkması yönünde ise bir vaat yok. Kültür ve Turizm
Bakanlığı’nın birçok belgesinde geçen ve yıllardır neden gerçekleştirilmediği
anlaşılamayan “masal kahramanlarının belgesel, dizi ve çizgi filmlere dönüştür”mek,
çok karşı çıkılan kütüphanelerin yerel yönetimlere devri gibi projeler ise
tekrar edilmiş. Hükümet programlarında ya da Kültür Bakanlığı strateji
belgelerinde yer alan projelerin aynen seçim beyannamesine alındığı anlaşılıyor.
TÜSAK
tasarısını iptal edeceğini, sanatın özgürleşmesinin önündeki engelleri kaldıran
bir sanat yasası yapacağını söylüyor CHP.
“Sanat kurumlarının yönetimini ağırlıklı olarak sanatçılara
bırakacağız” diyor. Yani sanat kurumlarının yönetimini tamamen sanatçılara
bırakmıyor. Sosyal güvence sağlamaktan, vergileri azaltmaktan, AKP
beyannamesindeki gibi telif haklarını koruyacak yasal düzenlemeleri yapmaktan
söz ediyor. Edebiyatımızın yurt dışında gelişmesi amacıyla destek vermek vaad
ediliyor. Bu desteğin 2005’den beri uygulanan TEDA projesinden ne farkı olacağı
ise anlaşılamıyor. AKM’yi açmak gibi somut öneriler var. Sanatçılara ve
örgütlerine danışılarak hazırlanan CHP
seçim bildirgesinin önceki bildirgelerine göre çok daha iyi olduğunu söylemeliyim.
HDP’nin kültür ve sanatta ilk vaadi “Kültür Bakanlığı bünyesinde
oluşturulacak Türkiye Sanat Meclisi”. Kültür ve sanatla ilgili tüm kararların
bu mecliste alınacağı söyleniyor. “Kültür Bakanlığı” dendiğine göre Kültür ve
Turizm bakanlıkları ayrılıyor. Bunlar olumlu. Ama “özerk” bir sanat meclisi
oluşturmak yerine “bakanlık bünyesinde” demenin bildirgenin özgürlükçü ruhuna
uymadığını söylemeliyim. Sanatçılara daha çok özgürlük, haklarının verilmesi,
örgütlenmenin teşviki gibi vaatler de olumlu ama HDP’den tartışmalı konularda
da görüşler beklerdim. Sanatçılara danışılarak güncel konulardaki talepleri
somut olarak bildirgeye yansıtılabilirdi. 29.04.2015
Yorumlar