Kemal Kılıçdaroğlu ile neler konuştuk?



CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu geçen Perşembe (11.08.16), İzmir Seferihisar’da partinin “Bilim, Yönetim ve Kültür Platformu” organizasyonu, Seferihisar Belediyesi’nin evsahipliğinde sanatçı ve yazarlarla buluştu.
“Türkiye Sanat Çalıştayı” adıyla düzenlenen toplantıda CHP’yi Kemal Kılıçdaroğlu ile birlikte Genel Sekreter Kamil Okyay Sındır, Genel Başkan Yardımcısı Zeynep Altıok, Bilim, Yönetim ve Kültür Platformu Başkanı Prof. Onur Bilge Kula ve Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer temsil etti. Doğan Hızlan, Adnan Binyazar, Ahmet Ümit, Erendiz Atasü, Gürsel Korat, Orhan Alkaya, Levent Üzümcü, Tilbe Saran, Mehmet Aksoy ve Hanefi Yeter gibi edebiyat, tiyatro, resim, müzik, sinema, heykel ve fotoğraf sanatlarını temsil eden sanatçı ve yazarlar davet edilmişti. Sonradan öğrendiğime göre İzmir’den yazar, sanatçı davet edilmemesi kırgınlık yaratmış.  
Çalıştay Kemal Kılıçdaroğlu’nun konuşması ile başladı. Kılıçdaroğlu sanat hakkında görüşlerini, partisinin yaklaşımlarını kısa ve öz bir biçimde anlattı. “Bizim amacımız sanatçıları parti yandaşı yapmayı değil, onları özgürleştirmeyi ve üretkenleştirmeyi sağlamaktır. Sanatın var olabilmesi için sanatçıların insanca ve özgürce yaşayabilecekleri koşulların oluşturulması gerekir. Sanat, sanat dışı etkilerle yönlendirilmez” sözlerinin altını çizdik.
Karşıyaka Belediyesi Erkin Quartet’in kısa dinletisinden sonra çalıştay basına kapalı olarak çalışmalarına devam etti. Karşıyaka Belediyesi Rengim Gökmen süpervizörlüğünde Karşıyaka Oda Orkestrası’nı kurmuş. Bununla da yetinilmemiş orkestra üyelerinden Türk Beşleri’nin adlarını taşıyan Quartet’ler kurulmuş. Bu küçük konser bir anlamda CHP’li belediyelerin yaptıkları sanat çalışmalarına iyi bir örnek oldu.
Çalıştayda ilk gündem maddesi mevcut iktidarın sanata, sanatçıya yönelik olarak yaptığı uygulamalardı. Özellikle darbe girişiminden sonra ilan edilen OHAL’le birlikte yoğunlaşan sansür, sanatçılara uygulanan baskılar, işten çıkarmalar konuşuldu. İstanbul Şehir Tiyatroları’nda yaşanan işten çıkartmaların hukuksuzluğu anlatıldı. CHP’li Bakırköy Belediye Tiyatrosu’nda da durumun pek içaçıcı olmadığı belirtildi. Yayın yasaklamalarından, tiyatro ve sinema eserlerinin salon bulamamasından, iktidarın yasaklı sanatçı listelerinden söz edildi. CHP’nin ana mıhalefet partisi olarak sadece meclisteki girişimleri ile yetinmemesi, zor durumda kalan sanatçıların her an yanında olması gerektiği, hukuki desteğin de çok önemli olduğu belirtildi.
CHP’li belediyelerin sanat faaliyetleri de önemli bir gündem maddesiydi. Çalıştaya ev sahipliği yapan Seferihisar, Bursa Nilüfer, Ankara Çankaya, İstanbul Kadıköy, İzmir Konak, Antalya Muratpaşa gibi belediyelerin örnek çalışmalar yaptığı belirtildi. Diğer CHP’li belediyelerin de onlar gibi çalışması gerektiği, kültür merkezlerinin nikah salonu olarak kullanılmaktan vazgeçilip gerçek işlevlerini kazanması, belediyelerin sanatçılardan oluşan uzman komiteleri kurarak onların önerileri ile sanat çalışmalarını planlamaları, kültür müdürlüklerine atamalarda liyakatin esas alınması, her büyükşehirde bir şehir tiyatrosu, bir orkestra kurulması, kütüphanesiz mahalle bırakılmaması gerektiği belirtildi. İzmir belediyesinin şehir tiyatrosu olmamasının büyük bir eksik olduğu örnek verildi. Yani CHP’nin yerel yönetimlerde bir sanat politikası oluşturması istendi.
Kemal Kılıçdaroğlu sekiz saat boyunca sanatçı ve yazarların görüşlerini dikkatle dinledi, not aldı. Toplantı sonunda da dile getirilen sorunlarla ilgili olarak ana muhalefet partisi olarak neler yaptıklarını, CHP’li belediyelerde neler yapabileceklerini kısa bir konuşma ile anlattı.  
17.08.2016

Yorumlar