“Ustalara Saygı” gelenekselleşti



Faruk Şüyün’ün hazırladığı  Beşiktaş Belediyesi’nin “Ustalara Saygı” etkinliklerinin 150. gerçekleştirildi. 150. toplantının ustası Zeynep Oral’dı. Akatlar Kültür Merkezi tamamen dolmuştu. Gece, Fazıl Say’ın mini resitali ile başladı, Genco Erkal’ın okuduğu Nâzım Hikmet şiirleri ile sona erdi. 2,5 saat boyunca sanatçı, yazar, gazeteci dostları, aile bireyleri Zeynep Oral’ı çeşitli yönleriyle anlattılar, onun için şarkılar söylediler.
“Kültür, sanat, edebiyat ve düşün dünyasındaki usta isimlerin çalıştıkları alanlara damga vuran çeşitli yönleriyle izleyici ile buluşması” hedefiyle yapılan “Ustalara Saygı” etkinliklerinin ilki 7 Kasım 2005’de Melih Cevdet Anday için gerçekleştirilmiş. Anday’ın vefatı üzerinden üç yıl geçmişti, diye anımsıyor Faruk Şüyün. İsa Çelik’in dia gösterisi ile başlamış gece. Tiyatro sanatçısı Atilla Şendil’in Anday’dan okuduğu şiirlerden sonra, Arif Damar, Anday’ın Troya Önünde Atlar şiirini okumuş ve birlikte kaleme aldıkları “Yağmurlu Sokak” romanının yazılış öyküsünü anlatmış. Refik Durbaş ve Turgay Fişekçi Anday ile ilgili anılarını anlatmışlar. İlhan Selçuk Anday’ın aydın kişiliğine dikkat çekmiş. Doğan Hızlan da Melih Cevdet’in şair ve denemeci kimliğine değinmiş. İlk “Ustalara Saygı” gecesinin diğer konuşmacıları Özen Yula, Mehmet Zaman Saçlıoğlu ve Orhan Kahyaoğlu. Bu etkinliğin konuşmacılarından biri de Zeynep Oral’mış.
“Ustalara Saygı”lar hem yaşayan ustalar için hem de kaybettiğimiz değerlerimiz için yapılıyor. 150 ismi saymaya bu sütun yetmez. Hemen her sanat dalından ve düşünce hayatımızdan akla hemen gelmeyen ya da anımsamız gereken önemli isimler var. 148. etkinlik Ahmet Telli, 149. etkinlik Aşık Veysel içindi.
27 Mart Dünya Tiyatro Günü, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, 14 Şubat Sevgililer Günü, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ve Nâzım Hikmet’in doğum günleri hemen her yıl tekrarlanan etkinlikler olmuş. “Yeşilçam'ı Yaratanlara Saygı”, “Yeşilçam’da Yüzümüzü Güldürenler” gibi tematik etkinlikler de yapılmış.
“Ustalara Saygı” etkinlikleri sadece bir panel ya da belgesel gösteriminden oluşmuyor. Anılan ya da konuk edilen sanatçının, düşünce insanının tüm dünyasını yansıtacak bir program gerçekleştiriliyor. Usta hakkında kısa konuşmalarla hem onun sanat, düşünce dünyası tanıtılıyor, anımsatılıyor hem de kişiliği, özel yaşamı, bilinmeyen yanları yansıtılıyor. Daha önce görülmemiş görüntüler, filmler, belgeler sunuluyor. Eserlerinden bölümler okunuyor, sahneleniyor, farklı sanat dallarında eserleri canlandırılıyor. Dolu dolu, dinamik bir program. O nedenle de başta Beşiktaşlılar olmak üzere tüm İstanbullularca yakından izleniyor.
Kışın Akatlar Kültür Merkezi’nde, yaz aylarında Beşiktaş’ın parklarında gerçekleştirilen “Ustalara Saygı”larda iki bine yakın konuşmacı 150 ustayı kırk bin konuğa anlatmışlar. Kültür, sanat ve düşünce dünyamızı yaratan isimler anılmış, tanıtılmış, hatırlatılmış. Eserlerinin yeni kuşaklarla buluşmalarına aracılık etmeye çalışılmış. Sevenlerinin, seyircilerinin, okurlarının onlarla buluşması, daha yakından tanıması sağlanmış.
Özellikle bazı belediyeler daha ilk kez yaptıkları bir etkinliği bile “1. Geleneksel” diye tanıtırlar. Bence gelenekselleşmek için hem uzun süre gerçekleştirilmek hem de önemini, değerini yitirmemek gerekir. “Ustalara Saygı” 12 yılda 150 etkinlikle “gelenekselleşti” demeyi hak ediyor. Üstelik hem içerik olarak hem de adı alınarak benzerleri yapılmaya çalışılıyor. Türkiye’nin birçok yerinde ustalara saygı geceleri, konserleri, yarışmaları yapılıyor.
Nice yıllar sürmesi, bizleri ustalarla buluşturması dileğiyle “Ustalara Saygı”ları 12 yıldır gerçekleştiren Faruk Şüyün’ü, Beşiktaş Belediyesi Başkanı Murat Hazinedar’ı ve çalışma arkadaşlarını kutluyorum. 31.05.2017

Yorumlar