İzmir
Enternasyonal Fuarı’nın tarihçesi 1923’de, Mustafa Kemal Atatürk’ün açılışını
yaptığı 1. İktisat Kongresi ile başlatılıyor. İktisat Kongresi ile eşzamanlı
olarak Hamparsomyan Binası’nda bir ticari ürünler sergisi düzenlenmiş. Bu sergi
sonraki yıllarda 9 Eylül Sergisi, panayırı gibi isimlerle sürdürülmüş. 1936’dan
itibaren de İzmir Belediye Başkanı Dr. Behçet Uz'un çabalarıyla inşa edilen
Kültürpark’da fuar olarak faliyetini sürdürmüş. Behçet Uz kültürpark fikrini
Moskova’daki Kültürpark’dan almış ve dönemin Moskova Belediye Başkanı
Bulganin’in görevlendirdiği mimarlar tasarımını yapmış.
1936’daki ilk fuara Mısır, Yunanistan ve Sovyetler
Birliği'nden 48 yabancı kuruluş, 32 vilayet pavyonu ve 45 yerli kuruluş katılmış.
1948’den beri Türkiye'nin Fuarlar Birliği'ne üye tek genel ticari fuarı olduğu
belirtiliyor.
Bu yıl 18-27 Ağustos tarihlerinde 86. kez gerçekleştirildi.
Folkart’ın ana sponsorluğundaki İzmir Enternasyonal Fuarı’nın ana teması
"İnovasyon - Enerji”, onur konuğu ili Muğla, partner ülke Rusya’ydı.
İzmir
Enternasyonal Fuarı’nın ticari yanının yanısıra kültürel niteliği de var.
Özellikle 1950’lerden itibaren gazino kültürünün yaygınlaşması ile birlikte
Kültürpark fuar zamanı dev bir eğlence merkezi işlevi görmeye başlamış.
Sanıyorum 1978 yılıydı. İbrahim Tatlıses “Ayağında Kundura”
ile meşhur olmuş ve fuarda sahneye çıkıyor. Gazinolara çok meraklı olan
ağabeyimle birlikte İzmir’e Fuar’a gitmiştik. 3 gün Basmane’de ucuz bir otelde
kalıp hemen her gece bir gazinoya gitmiş, gündüzleri de ülke pavyonlarını
ziyaret edip, lunaparkta vakit geçirmiştik. Bir memur ailesinin çocukları
olarak buna bütçemiz yetmişti. Bizim gibi çok yerli turist vardı. Oteller
doluydu.
Göl, Manolya, Mogambo, Lunapark, Ekici Över gibi birçok
gazino fuar alanında yer alıyordu. Başta Zeki Müren olmak üzere dönemin tüm
önemli assolistleri sahneye çıkıyordu. Bu gazinoların önemli bir özelliği de
çoğunun “aile gazinosu” olması yani uygun fiyatla, çayınızı, gazozunuzu içerek
programları izleme olanağı sağlamasıydı. Ayrıca Türkiye’nin en önemli tiyatro
grupları da fuar süresince Kültürpark’ta perdelerini açıyordu.
12 Eylül Darbesi ile birlikte ülke karanğara gömülünce
gazinoculuğun da tadı kaçtı. İzmir Fuarı gazinoları birer birer kapandı. Diğer
yandan da fuarın ticari yanı sekteye uğramaya başladı. Sanıyorum bunda gelişen
sanayi ile değişen fuarcılık anlayışının etkisi vardı. Artık “genel ticari fuar”ların
yerini her sektöre özel fuarlar alıyordu.
İzmir
Enternasyonal Fuarı bu gelişmelere göre kendini yenilemeye çalıştı.
Kültürpark’a yapılan fuar binaları, İzfaş’ın kurulması, fuar süresinin 10 güne
indirilmesi, sektörel fuarlar bu çabanın ürünü. Ama tam olarak meyve verdikleri
söylenemez sanıyorum.
Fuarın farklı bir kimlik kazanması gerekiyor. Uluslararası “genel
ticari fuar” yapmak yerine uzmanlaşmış sektörel fuarlar için İzmir’in yeni fuar
alanı “Fuar İzmir”e ağırlık verip Kültürpark adına uygun olarak kültür fuarı
olarak değerlendirilebilir. Bu yıl yapılan etkinlikler İzmir Büyük Şehir
Belediyesi’nin de buna eğilimli olduğunu gösteriyor.
Tiyatro, pop müzik ve caz konserleri, edebiyat söyleşileri,
sokak gösterileri, sergiler, kısa film yarışması, Sinema Burada Festivali,
dans, bando gösterileri...
Bu yıl kültürel etkinlikler esas olarak yerel düzeyde gerçekleştirildi.
Etkinliklere uluslararası boyut katılırsa İzmir Enternasyonal Fuarı Dünya çapında bir kültür fuarı halini
alacak, İzmir ve Ege’nin turizmine de büyük katkısı olacaktır. 30.08.2017
Yorumlar