İstanbul29’un amacı nedir?



Türkiye uzun yıllar kendi içine kapalı bir ülke olarak kalmış. Sporda, nedense çok önem verdiğimiz futbolda olduğu kadar bilimde, kültür ve sanatta da Dünya çapında başarılarımızın sayısı çok az. Herhangi bir alanda başarı sağlamış kişilerin sayısı ise bir elin parmaklarını geçmez.
2000’li yıllara kadar Nâzım Hikmet, Yaşar Kemal, Aziz Nesin gibi birkaç yazarımız yabancı dillere çevriliyordu. Türk şiir ve edebiyatı ancak şiir ve edebiyat festivallerinde temsil edilerek tanıtılıyordu. Bu temsiller de yayınlarla desteklenmediği için kalıcı olmuyordu. 2005’den itibaren Türk yazarlarının eserleri yabancı dillere yoğun bir şekilde çevrilmeye başlandı. Bu açılımda üç önemli etken vardı; O dönemde Kültür Bakanı olan Erkan Mumcu’nun Türkiye Yayıncılar Birliği’nin teklifi üzerine Türk Edebiyatının Dışa Açılımı Projesi’ni (TEDA) başlatması, 2006’da Nobel Edebiyat Ödülü’nün Orhan Pamuk’a verilmesi ve 2008’de Türkiye’nin Frankfurt Kitap Fuarı Onur Konukluğu.
Nobel Edebiyat Ödülü, Türk edebiyatına dikkati çekti. 2008’e giden yolda uluslararası kitap fuarlarında Türk edebiyatını tanıtan çalışmalar yapıldı ve TEDA ile Türk yazarlarının kitaplarının yabancı dillerde yayımı cazip hale geldi.
2016 yılı sonu itibariyle TEDA’nın çeviri desteği verdiği kitapların sayısı 2312’ye ulaşmış. Bu Dünya devletlerince örnek alınan bir başarı öyküsü. Ahmet Hamdi Tanpınar, Orhan Kemal, Orhan Pamuk, Ahmet Ümit, Hakan Günday gibi yazarlarımızın kitapları çevrildikleri dillerin çokluğu ile dikkati çekiyor. 2005’de 39 kitapla başlayan destekler 2012’de 339 kitaba ulaşmış. 2013’den itibaren sayıda bir azalma dikkati çekiyor. 2013’de 229, 2014’de 211, 2015’de 246, 2016’da 311 kitap desteklenmiş. TEDA internet sitesinden desteklenen kitaplardan kaçının yayımlandığı ve TEDA Danışma ve Değerlendirme Kurulu’nun 7 üyesinin kimler olduğu bilgilerine ulaşamadım. Mutlaka bu bilgiler vardır. Sitenin kullanıcı dostu bir hale getirilmesi ve bu bilgilere kolayca ulaşılmasının sağlamasında şeffaflık açısından fayda var.
TEDA on iki yıldır sürdürülüyor. Artık bir durum değerlendirmesi yapmak gerektiği anlaşılıyor. 30 Eylül’de gerçekleştirilen ve yayıncılıkla ilgili gelişmelerin ele alındığı 7. Zeynep Cemali Edebiyat Günü’nün bir oturumu “Dünya Pazarında Edebiyatımız: Açıldık mı, Aldandık mı?” başlığını taşıyordu. Sabit Fikir’in Ekim sayısının kapak konusu da "Edebiyatımızın yurt dışı yolculuğu". Yani konu gündeme alındı. Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş’un ilgili çevrelerle bir çalıştayda biraraya gelip başarı ivmesinin hep yukarı doğru olması için neler yapılması gerektiğini danışmasında fayda var.
TEDA’nın çeviri desteği verdiği kitapların listesini incelerken ağırlığın klasikleşmiş ya da “usta” diye nitelenen yazar ve şairlerde olduğunu görüyoruz. 30 yaş altı genç şair ve yazarların hemen hiçbirinin kitapları yabancı dillerde yayımlanmıyor. Bunun nedeni de genç şair ve yazarlarımızın Dünya yayıncılarınca tanınıp bilinmemesi. Tanınıp bilinmenin yolu da genç şair ve yazarlarımızın uluslararası festivallere katılmasından, eserlerinin kitap fuarlarında tanıtılmasından geçiyor. Festivallere katılan şairlerin kitaplarının yabancı dillerde yayımlandığını biliyoruz.  
3-7 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilen 10. İstanbul Şiir ve Edebiyat Festivali’nin bu yılki şair ve yazarları 30 yaş altındaki gençlerden oluşuyordu. Dünyanın en önemli şiir festivallerinin yöneticileri, yabancı yayıncılar ve gazeteciler konuk oldu. Festival kapsamında “İstanbul29” adıyla Türkçe – İngilizce bir antoloji de yayımlandı. Bu antoloji Türkiye’nin katıldığı uluslararası kitap fuarlarında dağıtılacak. İstanbul Şiir ve Edebiyat Festivali de genç şair ve yazarlarımızın uluslararası şiir ve edebiyat festivallerine daha çok katılımını sağlamak için projeler geliştirecek.11.10.2017

Yorumlar