Kurt
Vonnegut Jr 50 yılı aşkın yazarlık serüveninde on dört roman, üç hikaye kitabı,
beş oyun ve beş deneme kitabı yayınlamış. Ölümünden sonra da bunlara yenileri
eklenmiş. Yaşarken yayımlanan son kitabı 2005’de çıkan ‘Ülkesiz Bir Adam’. "Bu yazdığım son kitap
olacak," demiş ve bu sözden üç ay sonra, 11 Nisan 2007’de vefat
etmiş.
‘Ülkesiz
Bir Adam’ usta bir yazarın kendisini, yazarlığını anlattığı, yazarlık hakkında
tüyolar verdiği, bunlara ülkesi ve Dünya hakkındaki görüşlerini, anılarını da
kattığı hoş bir sohbet. Dünyaya bakışından söz ediyor Vonnegut. Güncel
siyasetten, günlük hayatta yaşananlardan, insan ilişkilerinden, dünyanın
değişiminden yola çıkıp hayat felsefesi edinebileceğimiz bilgece sözler ediyor.
Bu anlattıklarını da kendi yaşam öyküsünden parçalar, anılar ve gözlemlerle
destekliyor.
George
W Bush'un döneminde yaşananlar özellikle ilgi alanında Kurt Vonnegut’un. George
W Bush yönetimi ABD’nin tarihi açısından kötü örnek olarak alınabilecek bir
dönem. Günümüzdeki ABD yönetiminin öncülü gibi, bugün uygulanan politikaların
bir çoğunun temeli o dönemde atılmış. Amerika Birleşik Devletleri'nin 43. başkanıydı Bush. 7 Kasım 2000 tarihinde yapılan genel
seçimlerde rakibi Al Gore'dan
daha az oy almasına rağmen ABD Yüksek Mahkemesinin 5-4 olarak George W. Bush
lehine karar vermesi sonucu başkan ilan edilmiş. 20 Ocak 2001 - 20 Ocak 2009 tarihleri arasında görev yapmış. O görevdeyken 11 Eylül saldırıları
yaşanmış. ABD Afganistan’a asker göndermiş ve Irak Savaşı başlatılmış. Tüm
bunlar yaşanır ve ABD halkının yaşamını olumsuz olarak etkileyecek sosyal politikalar
hayata geçirilirken Kurt Vonnegut’ın söz almış olması şaşırtıcı değil.
Çünkü dünya tarihinin gelecek on yıllarını belirleyen politikalar bunlar ve
sonuçlarını hâlâ yaşıyoruz.
Kurt
Vonnegut, savaş karşıtı, antikapitalist, hümanist anlayışta bir yazar. Herkesin
eşit olacağı bir dünya arzuluyor ve öykü ve romanlarında da bu görüşlerini sık
sık ifade ediyor. Bunlar birçok yazarda görebileceğimiz özellikler, onun
farklılığı görüşlerini oldukça dobra bir dille ifade etmesi. Sözünü sakınmıyor,
ağır eleştiriler yapıyor. Ama her zaman mizah ve ironiyle ele alıyor
konularını. Anlatımının akıcı ve keyifli olduğundan en özel şeyleri yazsa bile
ilgi ve merakla okuyorsunuz. Bu kitapta da aynı bakış açısı ve anlatım
hakim.
Zaten
Kurt Vonnegut söze mizahın önemini anlatarak başlıyor. “Her ailenin en küçüğü
daima soytarıdır çünkü espri yapmak, yetişkinlerin sohbetine katılmanın tek
yoludur” diyerek neden kendinin yaşama hep mizahla baktığını anlatıyor. “Espri
yaptığımda kimseye hakaret etmemeye çalışırım” diye devam ederek kendi mizah
anlayışını izah ediyor. Hayatta her şeyin komik olmadığını, bazı şeylerin mizahla,
espriyle anlatılamayacağını da ekliyor. Ama kafalarına bombalar yağar,
bulundukları şehir yerle bir olurken bile yaşadıklarına mizahi açıdan bakmayı
başarmış. “Gülmek ruhun rahatlama arayışıdır” çünkü. Korkuları mizahla ve
gülerek aşarsınız.
Yazarlık
anlayışını, mizaha yönelmesini, bilimkurgu türünde yazmasını kendi yaşamından
örneklerle, gençlik yıllarında ülkede ve dünyada cereyan olaylarla izah ediyor.
II. Dünya Savaşı’na katılması, en ön sıralarda savaşması kuşkusuz onun yaşamını
derinden etkilemiş, dünya görüşünü belirlemiş, sonuç olarak da bu bakış
eserlerinin ana yapısını oluşturmuş. ‘Ülkesiz Bir Adam’da yaşamından küçük
anılarla, anekdotlarla dünya görüşünün temellerini oluşturan değerleri
anlatıyor. Birer özdeyiş olarak altı çizilecek, yaşam felsefesi olarak
benimsenecek çok cümlesi var.
‘Ülkesiz Bir Adam’ Kurt
Vonnegut’ı tanımak isteyenler için iyi bir başlangıç. Benim gibi bu büyük
yazarın her yazdığını merakla okuyanlar için de o eserlerin derininde yatan
düşünceleri, bakış açısını anlamanın el kitabı. (Hürriyet Kitap Sanat, 03.04.2020)
Yorumlar