Roland Barthes’ın uğruna öldürüldüğü belge neydi?


Roland Barthes, Fransız edebiyat teorisyeni, deneme yazarı, filozof, eleştirmen ve semiyotikçiydi. Çalışmaları, çoğunlukla Batı popüler kültüründen türetilen çeşitli işaret sistemlerinin analizini içeriyordu. Yapısalcılık, antropoloji, edebiyat teorisi ve post-yapısalcılık dahil olmak üzere birçok teori okulunun gelişimini etkiledi. Böyle tanıtılıyor biyografisinin girişinde.

25 Şubat 1980'de Roland Barthes, öğle saatlerinde, Paris’te evine doğru yürürken bir çamaşırhane kamyonunun çarpması sonucunda ağır yaralandı. Bir ay yoğun bakımda kaldıktan sonra, 26 Mart'ta hastanede öldü. Öldüğünde 64 yaşındaydı.

“HHhH” adlı romanıyla uluslararası ün kazanan Fransız romancı Laurent Binet “Dilin Yedinci İşlevi” adlı romanında (Siren yay. Eylül 2024) bize kaza olarak anlatılan olayın aslında bir cinayet olduğunu, çamaşırhane kamyonunun şoförünün Roland Barthes’a öldürme amacıyla, bilerek çarptığını anlatıyor. Bu kaza süsü verilmiş cinayet "Dilin Yedinci İşlevi" olarak bilinen bir belgeyi ele geçirmek için düzenlenen bir komplonun parçasıydı, diyor. Bu varsayımdan yola çıkarak bir polisiye kurguluyor. 

Roland Barthes, çamaşırhane kamyonu çarptığında cumhurbaşkanlığı için mücadele eden Francois Mitterrand ile bir öğle yemeğinden dönmektedir.  Cebinde o zamana kadar altı tane sanılan dilin işlevlerinin yedincisini açıklayan belge vardır. Dilin yedinci işlevi ona sahip olana, herkesi ikna etme yeteneği yani benzersiz bir güç verir. Bir eleştirmenin deyimiyle dili kontrol eden gücü de kontrol edecektir.

Kazayı göstergebilim dersleri veren genç bir doktora öğrencisi olan Simon Herzog'un yardım ettiği Komiser Jacques Bayard soruşturmaktadır. Barthes’ın yoğun bakımdayken ölümü ve dönemin Cumhurbaşkanı Giscard d'Estaing’in görevlendirmesi ile soruşturma daha da derinleştirilir. Michel Foucault, Bernard-Henri Lévy, Julia Kristeva, Philippe Sollers, Louis Althusser, Jacques Derrida, Umberto Eco, John Searle, Roman Jakobson gibi belli başlı filozoflar, göstergebilimcileri soruşturmaya dahil edilip sorgulanır. Bu sorgulamalar sayesinde de göstergebilim dünyasına, tartışılan konulara, filozlar, akademisyenler ve göstergebilimcilerin özel hayatlarına dahil olur, onların aralarındaki tartışmalara, rekabete, çekişmelere şahit oluruz.

Soruşturma felsefe dünyası ve akademisyenlerle sınırlı kalmaz Valéry Giscard d'Estaing, François Mitterrand, Jack Lang, Laurent Fabius, Jacques Attali gibi Fransız politikacılarına uzanır. İşe Bulgar, Rus ve Japon gizli servisleri ve nihayet Kızıl Tugaylar ve Napoli mafyası karışır. Bunlar da yetmez Dünya çapında ve entelektüel nitelikte bir gizli bir topluluk olan Logos Kulübü ve onun yüce lideri "Büyük Protagoras" da olaya dahil olur.  Paris'te başlayan macera Bologna'da, ABD’ndeki Cornell Üniversitesi'nde, Venedik'te ve Napoli'de devam eder.  Barthes cinayetine yenileri eklenir. Ölü sayısı ve şüpheli cinayetler artar. Louis Althusser'in karısını öldürülmesi ya da Bologna Tren İstasyonu’nun bombalanması gibi olaylar bu belgeyi ele geçrimek için verilen savaşa bağlanır.

Polis komiseri Jacques Bayard ve yardımcısı Simon Herzog, her defasında yeni bir şehre, yeni bir filozof ya da akademisyenle buluşmaya yönelten bir kovalamacaya başlarlar. Bu kovalamaca sırasında sorguladıkları entelektüellerden de göstergebilim, felsefe ve edebiyat eleştirisi hakkında bilgiler alırlar ve Laurent Binet bu bilgileri biz okurları ile paylaşır. Diğer yandan da Fransız politika ortamlarına girer cumhurbaşkanlığı seçiminde adayların nasıl amansız bir mücadeleye girdiklerine şahit oluruz.

Geçtiğimiz yıllarda “moda” olan bilgi yüklü, gerçekle kurmacayı karıştıran romanları anımsatan bir yapısı var Melis Oflas’ın Türkçeye çevirdiği “Dilin Yedinci İşlevi”nin. Farkı çok akıcı bir anlatımı olması ve soluk soluğa bir polisiye macera anlatması. Anlatı bir karnaval havasında gelişiyor. Laurent Binet kahramanlarını sürekli komik durumlara sokuyor. Roman etkileyici bir polisiye olabilecekken bir polisiye parodisi haline geliyor.  Gerçekle kurmacayı birbirine karıştıran romanların bir parodisini yaptığını da düşünebiliriz. Yazar amacının gerçeklik ve kurgu arasındaki ilişkiyi sorgulamak olduğunu açıklamış. (29.09.2024). 

Yorumlar